TÜRKİYE BU MUAMMAYI KONUŞUYOR! – HABERLER

dimtv

Beğenme

Yorum Yaz

Favorilere Ekle

https://www.youtube.com/watch?v=IxYt6fnRwas

Dehşet veren olay Temmuz ayının 31’inde meydana gelmişti.
9 yaşındaki Yunus Emre Akyol’un cansız bedeni bir tarım ilaçlama tankında bulunmuştu. Dehşet veren olay 9 yaşındaki çocuğun akşam eve gelmemesi sonucu ortaya çıkmıştı. Güvenlik güçleri başta olmak üzere herkes tarafından aranan çocuğun cansız bedeni 6 saat süren çalışmalar neticesinde bulunmuştu. Yunus’un 18 yaşındaki abisi Ömer F A, Yunus’u öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alınmıştı. Abi, kardeşini öldürüp, ilaçlama tankına attığını itiraf etmiş, bunun üzerine tutuklanmıştı.
‘Yakın akrabayı öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanan Ömer F A, mahkemede sunduğu savunmalarında kardeşini öldürmediğini öne sürdü. Tahliye talebinde bulundu. Bu noktada ise herkesin gözü kulağı İstanbul Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi’nden gelecek rapora kilitlendi. Olay da işte tam olarak bu raporun gelmesiyle düğümlendi. Yargılama sırasında, gelen raporda “Yunus Emre Akyol’a el tırnak içleri, kıyafetleri, saçları, vücudu ile tutuklu ağabeye ait kan, saç, tükürük ve tırnak örnekleri incelenmiş, DNA testleri sonucunda, Yunus Emre’nin tırnağında, kıyafetinde, vücudunda ağabeyi Ömer Faruk Akyol’a ait hiçbir delile rastlanılmamıştır” denildi.
Mahkeme heyeti, kardeşi Yunus Emre Akyol’u öldürdüğü iddiasıyla tutuklu bulunan abiye önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ardından da cezayı, suçu işlediği tarihte 17 yaşında olmasını göz önünde bulundurarak 21 yıla, iyi hal indirimiyle de 17 yıl 6 aya düşürdü.
Tutuklu Ömer F A’nın avukatı Beytullah Çakır ise kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıdı. Avukat Çakır, müvekkilinin 14 aydır tutuklu bulunduğunu, yargılama sırasında kardeşini öldürmediği yönünde savunma yaptığını hatırlatarak, “İstanbul Adli Tıp Kurum Başkanlığı’nın raporunda da kardeşinin kıyafetlerinde, ağabeyine ait hiçbir delile rastlanılmadı. Tanker üzerinde Ömer F’nin 10 parmağından hiçbirine ait iz bulunmadı. Bu nedenle kararın İstinaf Mahkemesi’nde bozulmasını bekliyoruz” dedi.